Erzurum’un Bânisi Kanuni Sultan Süleyman
40 yaşındayken 5 Eylül 1534’te Erzurum’a geldi, daha sonra iki defa daha geldi.
-Erzurum’u kesin olarak ve muhkem bir şekilde Osmanlı toprağına katmıştır. Yavuz Sultan Selim’in doğu seferinden sonra Erzurum tekrar Şah İsmail güdümündeki Afşar Beyi Sevündük Han’ın egemenliğine girmişti.Erzurum’da 100 yıldan fazla süren kargaşayı, savaşları ve fetreti (Timur, Akkoyunlu, Karakoyunlu, Şah İsmail) kesin olarak sonlandırmış, şehri huzura kavuşturmuştur.
-Erzurum’da Şah İsmail kuklası olan Sevündük Han ve avanesine karşı bir alperen olan Pir Ali Baba’yı Erzurum’a yerleştirmiştir.
-Ezanlardan sonra Resulullah’a selam ve salat getirilmeye başlanmıştır ki Erzurum’un Safevi’ye (İran’a) karşı sünni memleket olduğunun ilanıdır.
-Issız ve virane Erzurum’un yeniden mamur hale getirilmesi için ferman yayımlamıştır. Bu vesileyle tüm tarihçilerin ortak görüşüyle “Erzurum Bânisi” sıfatı kazanmıştır. Öncesinde Erzurum öyle ıssız ve insansızdır ki Yavuz 1514’te İran seferine giderken Erzurum ovasından geçmesine rağmen Cinis’te ve Hasankale yolundaki Tuy’larda konaklamış, Erzurum merkeze hiç uğramamıştır.
-Damadı ve baş veziri Rüstempaşa ile dönemin en kudretli paşalarını Ayaspaşa’yı ve İbrahim Paşa’yı Erzurum’un imarı için görevlendirmiştir. Kanuni zamanında yapılan birçok eser, Beylerbeyliği sarayları bugün yıkılıp yok edilmiştir. Ayakta kalan eserler Taşhan (Rüstempaşa Bedestânı), Erzurum’a yapılan ilk Osmanlı camisi Ayaspaşa Cami…
-Eylül 1535’te Erzurum’u Beylerbeyliği ilan etmiştir. Erzurum’da imar ve yapılaşma çalışması tamamlandıktan şehir şenledikten sonra Beylerbeyi Dulkadirli Mehmet Bey geçici ikâmet ettiği Bayburt’tan Erzurum’daki sarayına yerleşmiştir.
-Erzurum’un şehir planını çizdirmiştir. Matrakçı Nasuh’a…
-Erzurum’a Tebriz taraflarından sünnî nüfusu getirip yerleştirerek şehre insan kaynağı kazandırmış, şehri şenlendirmiştir.
-Erzurum’a Osmanlı ordusunu yerleştirerek şehri doğudan gelecek saldırılara karşı garnizon yapmıştır. Daha önce ordu her seferde Istanbul Üsküdar’dan yürüyerek Konya-Kayseri-Sivas üzerinden Erzurum’a gelmekteydi ki bu durum orduyu yoruyor ve yıpratıyordu.
– Erzurum-İstanbul yolunu (bugünkü dere yolu-Erzincan-Suşehri-Tokat-Amasya-İstanbul) güvenli ve kullanılır hale getirerek Erzurumla İstanbul’u/PAYITAHT’ı ticari ve askeri açıdan birbirine kolay ulaşılabilir hale getirmiştir. Daha önceki yol İstanbul-Eskişehir-Konya-Kayseri-Sivas ve Erzurum’du.
72 yaşında 7 Eylül 1566’da vefat etmiştir.
46 yıllık hükümdarlığında Osmanlı’ya muhteşem bir dönem yaşatan ve dadaşlar diyarı Erzurum’u yayınladığı fermanla yeniden ihya ve inşa eden Kanûnî Sultan Süleyman’ın aziz ruhuna el-Fatiha…
(Ve Erzurum’da Avrupalının “muhteşem” dediği ve yakından tanıdığı, şehrin bânisi KANUNî adı maalesef hiçbir yerde yaşatılmıyor.)